Portakal Çiçeği

Bu yıl kayısı o kadar çok ki maşallah, geçen gün gördüm, manavda kilosu 50 kuruşa kadar düşmüş! Tadı da pek bi güzel. Ben de reçelini yapmaya karar verdim. Çilek pek fazla ortalarda görünmeyince, geçen sene kaçırmıştım zaten, eyvah bu sene de yapamadım dedim ki harika çileklere rastladım. Bir güzel de çilek reçeli yaptım. Sonra bunları evde yığınla duran oğluşun mama kavanozlarına koydum. Çok iyi oldu. Çünkü reçeller büyük kavanozayken daha çabuk bozuluyor sanki.. Kaşık vurduğumuzdan mıdır, yoksa açıldıktan sonra hemen tükenmiyor bekliyor ondan mıdır bilemeyeceğim.. hem de sofraya bir ondan bir ondan açmak daha pratik, böylece mama kavanozlarını değerlendirmiş oldum!! :) ve reçeller...! Güzel bir haftasonu temennisiyle....

Hani bazen insanlar derler ya "gelecek güzel günleri bekliyorum". Aceba o günler bilirler mi beklendiklerini? Onlar da beklerler mi biz insancıkları? Başka türlü birşey benim istediğim.. Ne ağaca benzer, ne de buluta Burası gibi değil gideceğim memleket Denizi ayrı deniz havası ayrı hava

Dün ne kadar da sakindi oysa havaalanı..Şuanda tıklım tıklım. Herkes şehitlerin cenazeleri için gelecek olan iki bakanı karşılamaya gelmiş. Dün sabah sağdı o canlar, ama bu kalabalık bugün onları toprağa verecek.. 3 can söndü, 3 ocak yandı, tutuştu..Çok acı, konuşurken bile boğazı düğümleniyor insanın. Dörtyol daki çatışmada canını siper eden Mehmedim, ne mutlu seni Şehitsin! Rabbim geride kalanlara sabırlar versin, başka acılar yaşanmasın inşallah..

Nerede o kampüsün bahçesindeki ağaçlıkların altında kocacığımla henüz sevgiliyken Gemi'yi mırıldandığımız günler.. Nerede o kavak yelleri.. Neredesin en güzel yıllarım, neredesiniz??

Evet bu aralar birde ayraç yaptım onca işimin arasında. Ama çok ders çalışıyorum gerçekten, bu bloğa da sadece sabahları çalışmaya başlamadan önce bakıyorum, masumum ben yaa! boşa zaman harcamıyorum hiç :) (kime günah çıkarıyorsam ) işte ayraçlarım ! Kelebekli Beyza'nın olacak (bunu hazırlarken Gönül hanımın yaptığı ayraçlardan esinlendim), yaz kitabının arasını süsleyecek. Baykuşlunun henüz bir sahibi yok, ama her an çıkabilir, etrafımda çocuk çok, gerçi büyükler de çok seviyor bu ayraçları. ************************************************** Yaza girerken tam da bu havalara uygun bir Sezen şarkısı, İnşallah umduğumdan iyi geçer yaz :)) ... Bırak güneş ısıtsın içini Bak baharlar açmış beyaz beyaz Öyle olmasa da sen öyle farzet Bakarsın umduğundan iyi geçer yaz .... ne güzel şarkı ama

Bu aralar yediklerime dikkat etmiyorum. Arada tatlı krizim geliyor, bu krizlere karşı sakinleştiricim Tramisu :)) Yapımı çok kolay. Dr.Oetker in tramisu yap ını kullandım. Malzemeler : -2 su bardağı süt -kakaolu pasta altı keki -1 fincan sade koyu ve şekersiz nescafe (2,5 yemek kaşığı kullandım) -1 pk dr.oetker tramisu yap -250 g labne peyniri -kakao yapması sadece 10 dakika sürüyor, inanılmaz kolay ve tadı da çok güzel ! *Önce kekimizin alt kısmını nescafe ile güzelce ıslatıyoruz. Kek ne kadar ıslak olursa o kadar güzel oluyor (siz yine de abartmayın:)) *tramisu yap ı bir kaba boşaltın , içine 2 su bardağı soğuk sütü ve 1 pk labne peynirini de ekleyip yaklaşık 10 dk mikserle çırpıyoruz. *elde ettiğimiz kremanın yarısından biraz fazlasını kekin arasına diğer kısmını da yine nescafe ile  güzelce ıslatılmış kekin üstüne koyuyoruz.  *5 saat kadar buzdolabında beklettikten sonra üzerine kakaoyu bir süzgeç yardımıyla yayıyoruz, tramisumuz hazır! :)  (pasta

Ne çabuk geçiyor, geçmez gibi görünen zaman..Tatlı kuzum artık 7 ayını geride bıraktı..8 in içinde! bu arada iki dişimiz zaten vardı, ben üstteki ikilinin çıkmasını beklerken azı dişimiz patladı ! o patlayana kadar emirhan kuzu bizi patlattı tabi :)) çok sıkıntı çekti yavrum çok.. şimdilerde biraz keyfi yerinde.. Artık popoyu yerden kaldırmaya başladı. Almayı istediği nesnelere yöneliyor, gerçi kolunun üstüne düşünce feryat-figan ediyor ama başaracak, onu da yapacak inşallah.. En sevdiği oyuncağı şimdi bu.. Ben lak lak diyorum, çünkü sallayınca öyle bir ses çıkarıyor, kuzum da o sese bayılıyor. Bazen canını acıtıyor sallarken ama elinden düşürmüyor diyebilirim..

Elimde rengarenk keçeler var, ne yapsam diye düşünüyorum ama okuldan ve işten zaman ayırıp da bişeyler yapamıyorum. Yeterlilik sınavını verene kadar da vurasım gelmiyor doğrusu..Ama dün çok sıkıldım ve televizyon izlemektense keçeyle uğraşmak daha yararlı geldi ve Gönül hanımın bloğunda gördüğüm mantar anahtarlıktan kendime yaptım. Orjinali  buradadır.  Elimde benzer renkler olduğu için ve orjinalini çok beğendiğimden aynı renklerde yapmaya çalıştım. Orjinali kadar güzel olmadı ama yine de ona benziyor :)) önce parçaları kesip hazırladım, daha sonra içini elyaf doldurup diktim. Maskotsuzdu anahtarlarım uzun bir zamandır, artık bu şirin mantar onlara yoldaş olacak :)

Ek gıdaya geçtikten sonra malum bebekler için pek çok şeyi özel olarak almak veya hazırlamak gerekiyor. Piyasada tuzsuz peynirler var ancak içeriğinde koruyucu olduğunu bilmek beni huzursuz ettiğinden şimdiye kadar hiç vermedim onlardan.. Birkaç defa tanıdığım bildiğim köy peynircisinden aldıklarımdan yedirdim kuzuma ama yine de kendim yapmak istedim, yaptım da! yapmak isteyenlere de tavsiye ederim, yapımı çok kısa sürüyor ve içeriği sadece süt ve yoğurt! Halk arasında süt kesniği olarak da bilinir ama içinin yağı alınmadığı için besin içeriği yüksek, mayalama görevini de yoğurt üstlendiği için bir o kadar masum bir peynir bu :)) oğluşum çok severe yiyor. Yapım aşamalarından bahsedeyim. Kullanacağınız yoğurdun iki katı kadar süt kullanıyorsunuz (ben ilk defa yaptığım için yarım kilo yoğurt 1 kilo süt kullandım, 200 g kadar bir peynir elde ettim). Öncelikle sütümüzü güzelce kaynatıyoruz. Kaynamaya başlayınca içine yoğurdumuzu ekliyoruz (zaten hemen çökelekler oluşmaya başlıyor, ben ço

"Vurdum dibe kadar halimden yalnız uyuyanlar anlar " Bugün aylar sonra yeniden nöbetteyim.. Arkadaşın hanımı doğum yapmış, izin almış. İş bana kaldı yani.. Oğluşumdan ilk defa bu kadar ayrı kaldık, kokusu burnumun ucunda :(( şuan saat 20:30, daha 8 e çok var.. Bu şarkılar da olmasa nöbetler geçmez gerçekten.. Yarına bide komşular var misafir olarak. Eve gidip oğluma sarılıp uyumak istiyorum sadece..

Dün çok güzel bişey yaptım. Taa ortaokul sıralarından beri görüştüğüm arkadaşım Güldane yi yaklaşık 6 senedir  görmüyordum, onunla görüştüm. İnternet ortamında ve telefonla her zaman görüşüyoruz elbette ama uzun zamandır yüz yüze gelememiştik. Yıllar önce Ankara ya göçmüşlerdi buralardan.. Evlenip İstanbul a yerleşti sonra.. ikimizin de bebeği oldu. Geçenlerde Antakya ya geliyorum görüşelim değince çok mutlu oldum. Hayatın bizi ne kadar değiştirdiğini görmek için çocuklarımıza bakmamız yetti :)) Ufaklıklar henüz birbirlerinin farkında  değiller :) oynamayı bilmiyorlar daha. Emirhan Tuna yı habire dişlemeye kalktı, Tuna da yan yan baktı durdu ona :)) bizimki saçını yakalamaya çalışırken :)) Güzel kuzular.. İnanılmaz tatlılar. Allah onları nazarlardan korusun.. Böylesine anlamlı bir günü bizim de fotoğraflarımız renklendirmeliydi ama değil mi? :) Anneyiz artık biz.. onlar da artık arkadaş..