+Hayatın (tam) içinden+
Hayat akıp gidiyor.. Bazı şeyleri değiştiremesek de (ki bunun bizim sınavımız olduğunu idrak etmemiz bazen geç oluyor), süprizlerle karşılaşıp enerjimiz bazen yükselip, acılar yaşayıp bazen özgüvenin yerlerde olduğu anlar da olsa sınav devam ediyor işte..
Ne olacak arkadaş bu halim? Bi sabah bir uyansam ve kendimi şakır şukur ingilizce konuşarak bulsam? Ne zaman ilerleyecek bu teknoloji diye bekliyorum valla, beni ancak bu kurtarır farkındayım:)) Benim yaşadığımı çocuklarım bari yaşamasın diye, bildiğim ne kadar kelime varsa kullanıyorum cocuuma :) Misal; Emirhan gelir misin ? diyorum, arkasından yapıştırıyorum "come pleaseeee" :)) çocuk şaşırıyor haliyle, aman öğrensin de (şaka bi yana ciddi panik içindeyim).
Şu bir gerçek ama, bir dil en iyi onu yaşayarak, o insanlarla iç içe olarak öğrenilir. Bizim ülkemizde malesef eğitim sistemi (!), ki ben takip edemiyorum artık değişiklikleri, bir bilinmezliğe doğru giderken, gönül istiyor ki uzaklara gitsin, dil öğrensin, ufku açılsın, dünyayı görsün, farkı görsün, büyük düşünmeyi öğrensin.. Bana bahsettiğim hayallerime dair imkanlar sağlanmadı ne yazık ki (pek çok insana sağlanmadığını biliyorum tabiki), hep "amaaan öğretmen ya da memur ol, salla başı al maaşı" kafasında insanlar dört bir tarafımı kuşatmışken, doğru yolu gösteren bir örnek model dahi yokken etrafımda, vallahi diyorum iyi okumuşum ben yine :) Allah bazı insana azim veriyor, bazısına zeka, bazısına para.. azmi olan parlak zeka olmuyor bazen (ki ben kendimi bu kategoriye koyarım, çünkü var olan zekamı ortaya koyabilmem için doğru öğrenme tekniklerini kimse öğretmedi, bu nedenle bir Türkiye klasiği olan ezberci nesle aitim ben, lakin kafama koyduğumu yaparım, Allah'tan araştırmacı ruhum var:)), bazıları zeki ama tembel oluyor (uyuz, üşengeç tipler), bazılarında da (en ifrit olduklarım) para gani lakin merak yok, bilgi yok, yok yok yok..
İşte sınavımız! Bütünüyle tamam değiliz, bir yanımız eksik ve bence biz o eksik kısımla sınanıyoruz hep..
Bilinmeyen bir yolda, en doğru olan şey sizi yönlendiren iyi bir rehberinizin olması bence. Bu anne olur, öğretmen olur, arkadaş olur, komşunun kızı olur vs.. Doğru rehberin karşınıza çıkması da bir lütuftur.
Sahi, sizin hiç doğru yolu gösteren bir rehberiniz oldu mu?
Hep doğru kararlarla, aydınlık yollara çıkmak dileğiyle...
Sağlıcakla..
merabaaaa, bloguma hoşgeldiiiin :) görüşürüz yineee :)
YanıtlaSilbi dee, bana, ingilizce geçmişini ayrıntılı yazsanaaa. yardımcı olabilirim. benim hayatım ingilizce. yurtdışına ucuz çıkman için de fikir verebilirim :)
bloguna daha önceleri de gelmiştim aslında(selamında ilk defa konuşuyoruz gibi bir intiba edindim de:)) ingilizce geçmişim.. ahh ahhh.. ben iki çocukla zor giderim şu sıralar yurtdışına :)) şimdilik platonik bir aşk hikayesi gibi bişey.. eskiden olsa farklıydı tabi. Nasip diyelim. Ama varsa tavsiyen seve seve öğrenmek isterim tabi.:))
Silanladım. eski yazılarına da baktım zaten. haklısı yurtdışı için. ingilizceni geliştirmek için de, fikir verebilirim, ama bana düzeyini söle ama taam mı. gramer, okuma, yazma, dinleme, konuşma vb. olarak. sona düşünürüz kiiii :)
YanıtlaSilingilizce konusunda çok sıkıntı çektim bende, orta düzey kursa falan gitmiştim önceleri ancak pek bir işe yaramadı, dil sınavını geçemedim, sonra da öyle kaldı :)
YanıtlaSilben de doktoramı yapacak puanı aldım ve orda kaldı canımcım :)
Silbenim de olmadı biliyor musun?
YanıtlaSilyani hayatım için şükrediyorum, şikayetçi değilim.
yine de insan "doğru yonlendirilseydim nasıl olurdu?"yu merak ediyor.
inşallah evlatlarımızı doğru yönlendiririz ^^
senin sorunun cevabını ben de çok merak ediyorum,
Silinşallah dediğin gibi olur :)
Esra hocam memurlar için bu kudur ağır konuşmayaydınız :)
YanıtlaSileskilerin memuriyete bakış açısı bu ama, ben onu ifade ettim sadece..
YanıtlaSil