HUZUR

Bazen çiseleyen yağmurun sesi verir, bazen sevdiğinin gözleri, bazen annenin varlığı..huzur, onu bulmak isteyen için heryerde var aslında..Ama Cuma'nın huzuruna varmak bambaşka ! Dileğim bu huzurlu günde Rabbime kavuşayım.. Bir hadiste şöyle buyuruyor resurullah; Cuma günü veya gecesi ölen mümine kabir azabı olmaz (Tirmizi).  Cuma günleri ölenleri (tabi imanlı kullarından bahsediyor) böyle güzel bir olay bekliyorsa kim istemez o günde ölmeyi?
Sevgili büyükannem (allah ona rahmet etsin) ölmeden önce "Allahım ! kuş gibi canımı al." diye dua ederdi. okadar çok ederdiki bu duayı, aynen bir kuş gibi vefat etmiş, dayım öyle anlatıyor, dayım onun üzerini değiştirirken kollarının arasından kaymış sessizce, bir anda öldü, anlayamadım bile diyor, kuş gibi !
Mevlam dilekleri duaları kabul ediyor, bunu açıkça söylüyor, isteyin vereyim diyor. Bize böyle güzellikler vaad eden rabbimden istemeyen nankör olmaz mı?
Cuma günlerinin huzuru (tadına varanlar için elbette) doyumsuz. bikaç saat bile olsa yapılan ibadet insanın tüm ruhunu arındırıyor. Birgün rabbine kavuşacağını, onun huzurunda iken ellerim bomboş gitmek yerine hiç olmazsa Cuma günleri yapmış olduğun ibadetlerin verdiği huşu ile orada olmak bomboş orada olmaktan daha iyi değil mi?
öyleyse vakit varken, ya da vaktin ne kadar kaldığının bilmiyor iken hemen el açmamak sonradan büyük pişmanlıklar getirmeden, "Rabbim senden Salih amellerle mübarek kıldığın cuma gününde - gecesinde sana kavuşmayı diliyorum ! Acı çekmeden, kuş gibi canımı al ve beni sevdiklerimle birlikte cennetine koy ! Amin."

Hayırlı Cumalar Olsun..